Blog

AB Emisyon Ticaret Sistemi

Dünya genelinde üretim hacmi çok yüksek seviyelere ulaşmış durumda. Üretim ve tüketim oranları da önceki nesillere göre oldukça fazla. Evler ve ofisler her geçen gün genişlemeye devam ediyor. Küreselleşmenin sağladığı imkânlar daha hızlı ve daha sık seyahat etmeyi mümkün hâle getiriyor. Bütün bu faaliyetlerin yapılabilmesi içinse fosil yakıtlar kullanılıyor, orman alanları küçültülüyor ve inşaat faaliyetleri artıyor. Üretilen çok yüksek miktarlardaki sera gazı emisyonları da bütün bu süreçlerin kaçınılmaz bir sonucu.

AB’nin sera gazı emisyonlarını azaltmak amacıyla önerdiği AB Emisyon Ticaret Sistemi karbon ayak izinin azaltılması konusunda teşvik edici yöntemler sunuyor.

AB Emisyon Ticaret Sistemi’nin Hedefleri

AB’nin iklim değişikliğiyle mücadele planının önemli bir parçası olan Emisyon Ticareti Sistemi, Avrupa Komisyonu tarafından uygulanır. ETS Direktifi‘nin 2003 yılındaki kabulünün ardından 2005’te hayata geçirilen sistem şu an dördüncü aşamasında bulunuyor ve 2021 ile 2030 yılları arasını kapsıyor. “Üst sınır ve ticaret” ilkesine dayanan sistem, endüstriyel üretimin sebep olduğu emisyonları azaltarak ticaret yapmayı teşvik ediyor.

AB ülkelerinin yanı sıra İzlanda, Lihtenştayn, Norveç ve İsviçre tarafından uygulanan Emisyon Ticareti Sistemi, şirketler için bir emisyon üst sınırı belirliyor. Her yıl güncellenen bu üst sınır uzun vadede insan kaynaklı emisyon miktarını ticarete zarar vermeden azaltmayı hedefliyor.

AB Emisyon Ticaret Sistemi’nde süreç üst emisyon sınırının belirlenmesiyle başlar. Şirketlere bu sınıra göre bir tahsisat verilir. Tahsisatlar ihale yöntemiyle veya diğer şirketlerden satın alma yoluyla edinilebilir. Emisyon salınımının izlenmesi ve raporlanması sürecin şeffaf bir şekilde ilerlemesini sağlar. Raporların ışığında yapılan denetimler şirketlerin sisteme uygunluğunu tayin eder.

Emisyon Üst Sınırının Belirlenmesi

AB; enerji üretiminden sanayi tesislerine, havacılıktan deniz taşımacılığına kadar geniş bir alanda üretilen emisyonlar için yıllık üst sınır belirler. İklim değişikliğiyle mücadele çerçevesinde azaltılan üst sınırın 2024 ile 2027 yılları arasında her yıl %4.3 oranında aşağıya çekilmesi planlanıyor.

Tahsisat Dağıtılması

Belirlenen üst sınırın şirketlere verilmesine emisyon tahsisatı denir. Tahsisat şirketlerin belirlenen miktar dâhilinde emisyon yapmasına izin verir. 2024 yılı AB Emisyon Ticaret Sistemi sınırı 1.386.051.745 olarak belirlenmiştir.

Tahsisat Ticareti

Şirketler kendilerine ayrılan tahsisatı diğer şirketlere satabilir. Tahsisat ticareti belirlenen sınırın üzerine çıkacağını öngören işletmelerin diğer şirketlerden tahsisat almasına imkân tanır. Bu sayede sektör için belirlenen emisyon oranı aşılmaz, şirketlerin ticaret hacmi ve üretim kapasitesi korunur.

Emisyonların Raporlanması

Şirketler üretimden ya da ulaşımdan kaynaklı emisyon oranlarını sürekli izlemekten ve raporlamaktan sorumludur. Bu raporlarda yer alan veriler, şirketlerin AB Emisyon Ticaret Sistemi içindeki durumunu belirlemeye yardımcı olur.

Sistemin Denetlenmesi

Şirketler verilerini hem Avrupa Komisyonu hem kendi ülkelerinde belirlenen kurumlara (çoğunlukla Ticaret Bakanlığı ve benzeri kurumlar) sunmak zorundadır. Tahsisatın aşılması durumunda cezai işlem uygulanır.

AB Emisyon Ticaret Sistemi’nin Yasal Çerçevesi

2005 yılında ETS Direktifi doğrultusunda başlatılan AB Emisyon Ticaret Sistemi şu anda dördüncü aşamasında. Yıllar içinde yapılan bazı revizyonlar direktifin AB’nin genel iklim hedefleriyle uyumlu hâle getirilmesini sağladı. Bugüne kadar yapılan önemli güncellemeler şöyle sıralanabilir:

  • Dördüncü Ticaret Aşaması: 2021’den itibaren geçerli olmaya başlayan bu aşamanın altyapısı 2018 yılında hazırlandı. AB’nin 2030 İklim ve Enerji Çerçevesi ile uyumlu hâle getirilen Emisyon Ticareti Sistemi daha iddialı iklim hedeflerini desteklemesi için güçlendirildi.
  • Fit For 55 Paketi: 2030’a kadar net sera gazı emisyonlarını en az %55 oranında azaltmayı hedefleyen, Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan Fit For 55 paketi, AB ekonomisine katkı sağlayan bütün sektörlerin bu hedefi tutturması için hazırlandı ve 2023 yılında, Emisyon Ticareti Sistemi’ni bu amaca yönelik olarak yapılandırmak üzere kabul edildi. Fit For 55 paketine göre Emisyon Ticareti Sistemi’nin emisyonları azaltma etkinliği artırılırken karbon pazarı stabilize hâle getiriliyor ve Karbon Sınır Ayarlama Mekanizması kurularak adil rekabet imkânı sağlanıyor.
  • Avrupa Yeşil Mutabakatı: 2023 yılında ETS Direktifi üzerinde yapılan revizyonla Avrupa Yeşil Mutabakatı hedefleri Emisyon Ticaret Sistemi’ne entegre edildi. Böylece AB’nin 2050 yılına kadar gerçekleştirmeyi planladığı sıfır emisyon hedeflerinin yanına daha sürdürülebilir bir ekonomiye geçişin teşvik edilmesi de eklendi.

AB Emisyon Ticaret Sistemi Nasıl İşliyor?

“Üst sınır ve ticaret” prensibiyle çalışan AB Emisyon Ticaret Sistemi’nin işleyişi Avrupa Komisyonu tarafından emisyon üst sınırının belirlenmesiyle başlar. 2050 yılına kadar sera gazı emisyonlarını sıfırlamayı hedefleyen AB, Emisyon Ticareti Sistemi sayesinde elektrik ve sanayi tesislerinden kaynaklanan emisyonları 2005’ten bu yana %47 oranında azaltmayı başardı. Üst sınırın belirlenmesiyle başlayan sürecin devamıysa şu şekilde:

  • Üst sınır dâhilinde, bir ton karbondioksitin eş değeri kadar emisyon üretme hakkı veren tahsisat ihale yoluyla satışa çıkarılır. Bazı şirketlere ücretsiz verilebilen tahsisatlar kimi durumlarda serbest pazardan satın alınabilir.
  • Tahsisatın fiyatı sistemdeki denetim kurallarının yanı sıra piyasa şartlarından da etkilenir. Üst sınırın her yıl azaltılması tahsisat fiyatlarının yükselmesine neden olur. Ekstra maliyet oluşturan bu durumdan kaçınmak isteyen şirketler emisyonlarını azaltma hedefleri belirleyerek hızlı aksiyonlar alabilir.
  • Şirketler yıllık emisyon miktarını tam olarak karşılayan oranda tahsisat almakla yükümlüdür. Sınırın aşılması durumunda firmalar ilgili ülkenin ticaret bakanlığı tarafından cezalandırılır. Şirketler yıllık emisyon miktarlarını da raporlamak zorundadır.
  • Bir şirket yıllık emisyon tahsisatının tamamını kullanmadığında kalan miktarı satışa çıkarabilir veya gelecek yıl kullanmak üzere saklayabilir.

2013 yılından bugüne dek tahsisat satışından 175 milyar euronun üzerinde gelir elde edilmiştir. Esas olarak ulusal bütçelere giren bu gelirler çoğunlukla yenilenebilir enerji yatırımlarını ve enerji verimliliği projelerini desteklemek amacıyla kullanılır.

AB Emisyon Ticaret Sistemi’nin Avantajları Nelerdir?

AB Emisyon Ticaret Sistemi; emisyonların azaltılması, sürdürülebilir büyüme, yenilikçi teknolojilerin teşvik edilmesi ve yeni iş modelleri oluşturulması gibi konularda ciddi avantajlar sağlar:

Emisyonların Azaltılması

2023’ün ilk çeyreğinde AB ekonomilerinin yaydığı toplam sera gazı emisyonu 931 milyon tondu. Bu rakam 2024’ün ilk çeyreğinde %4’lük bir azalmayla 894 milyon ton olarak ölçüldü. 1990’dan günümüze kadar uzanan Eurostat verileri sistemin etkilerinin daha rahat görülmesini sağlayabilir. 1990’da 4 milyon 704 bin tonun üzerinde hesaplanan emisyon miktarı, 2022’de 3 milyon 248 bin seviyelerine düşmüştür.

Sürdürülebilir Büyüme

Rakamlar, emisyonların azaltılmasının ekonomik büyümenin önünde engel oluşturmadığını gösteriyor. AB’nin sera gazı emisyonları 2023’ün ilk çeyreğinde bir önceki yıla göre yaklaşık %3 oranında azalırken AB geneli GSYİH %0.1, istihdamsa %0.6 oranlarında artış gösterdi. İklim değişikliğiyle mücadelenin önemli bir parçası olan AB Emisyon Ticaret Sistemi çevreye verilen zararı minimuma indirerek büyümenin mümkün olduğunu gösteriyor.

Yenilikçi Teknolojilerin Teşvik Edilmesi

Emisyon Ticareti Sistemi’nin getirdiği sınırlamalar şirketleri üretim süreçlerinde yenilenebilir enerjiyi ve yenilikçi teknolojileri kullanmak için teşvik ediyor. Çevreye zarar vermeyen şirketlerin prestij kazanmasını sağlayan ve onları finansal açıdan avantajlı hâle getiren bu sistem, raporlama ve denetimler sayesinde bütün sürecin şeffaf bir şekilde ilerlemesini sağlıyor.

Model Oluşturma

Emisyon salınımı konusunda dünyanın önde gelen bölgelerinden olan Avrupa’nın Emisyon Ticareti Sistemi’ni başlatması ve olumlu sonuçlar alması AB dışındaki ülkeleri de benzeri uygulamalar için teşvik ediyor. 2020’de 11.68 milyar ton emisyon üreterek dünyadaki toplam emisyon miktarının yaklaşık %32’sinden sorumlu olan Çin, Emisyon Ticareti Sistemi’ni model olarak benimseyen ülkelerin başında geliyor. 2021’de kendi Emisyon Ticareti Sistemi’ni başlatan Çin, 2060’dan önce karbon nötrlüğüne ulaşma hedeflerini belirlemiş durumda.

AB Emisyon Ticaret Sistemi’ne Uyum Sürecinde Hesaplama ve Raporlama Çözümü: QuickCarbon

AB Emisyon Ticaret Sistemi’ne dâhil olan şirketler hem marka itibarının güçlenmesi hem finansal kazanımlar yönünden avantajlar elde eder. Şirketleri AB Emisyon Ticaret Sistemi’yle uyumlu olan çevre dostu bir organizasyona dönüştürmek istiyorsanız işe kurumsal karbon ayak izinizi ölçmekle başlayabilirsiniz. QuickCarbon olarak herhangi bir danışmanlık hizmetine gerek olmaksızın ISO 14064-1:2018 Standardı’na ve GHG Protokolü’ne göre hesaplama ve raporlama hizmeti sunuyoruz.

Kullanıcı dostu yazılımımızla verilerinizi çok amaçlı grafiklerle görselleştiriyor, işletmenizin sürdürülebilirlik planları oluşturmasına yardımcı oluyoruz. Siz de hakkımızda bilgi edinmek ve demo talebinde bulunmak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.