Ekolojik ve Karbon Ayak İzi Nedir?
Doğanın temel kaynakları tükenirken insanoğlu yaşam alanlarını koruyabilir mi? Gezegenimizin bize sunduğu kaynaklar, artan nüfusun talepleri karşısında giderek yetersiz kalmaktadır. Tüm canlı türü için sürdürülebilir bir yaşam alanı tahsis etmenin ve gereksinim duyduğumuz doğal kaynakları korumanın yolu ise ekolojik ve karbon ayak izini azaltmaktan geçiyor. Yaşam için gerekli olan doğal kaynakların nasıl tüketildiğini gözler önüne seren bu kavramlar, gelecek neslin yeterli kaynaklara ulaşıp ulaşamayacağı hakkında da bir perspektif çizmektedir.
Ekolojik Ayak İzi
Toplumların sanayileşmesiyle tüketim ve üretim süreçlerinin farklı bir boyut kazanması, giderek artan nüfus nedeniyle her geçen gün besine olan ihtiyacın artması, kentleşme ve teknoloji devrimlerinin hızlanması; doğal kaynakların kontrolsüz bir biçimde kullanılmasına zemin hazırladı. Bunun neticesinde doğal denge zarar görmeye başladı.
Ekolojik ayak izi kavramı tam da bu noktada devreye giriyor ve genel olarak doğal dengede meydana gelen tahribatı gözler önüne seriyor. Aynı zamanda ekosisteme geri kazandırılması gereken kaynakların belirlenmesine de yardımcı oluyor. Temel bir sürdürülebilirlik kavramı olarak kabul edilen ekolojik ayak izi, insan faaliyetleri nedeniyle bozulan ekosistem dengelerini hesaplayan ve ekosisteme geri kazandırılması gereken miktarı belirleyen bir yöntemdir.
Ekolojik ayak izi kavramı ilk olarak 1990’lı yılların başında ekolojist William Rees ve sürdürülebilirlik savunucusu Mathis Wackernagel tarafından gündeme getirildi. British Columbia Üniversitesinin çatısı altında oluşturulan bu kavramla sahip olduğumuz kaynakların ne kadarını tükettiğimiz hesaplanabiliyor. Böylelikle artan dünya nüfusu karşısında doğal kaynakların nasıl kullanılabileceğine dair bir yol haritası çıkarılarak bir tür gelecek projeksiyonu da çizilebiliyor.
Ekolojik Ayak İzi Neden Artar?
Ekolojik ayak izinin artmasında çok sayıda unsur etkilidir. Bu çerçevede ekolojik ayak izinin artmasına neden olan unsurlardan bazıları şunlardır:
- Sanayileşme, asgari yaşam koşullarının değişmesi ve taleplerin artmasıyla enerji tüketimindeki artış,
- Tarımda suyun ve ilaçlama yöntemlerinin yanlış kullanılması,
- Artan kişisel araç nedeniyle sera gazı salınımının çoğalması,
- Tüketim kültürünün tüm dünyada yerleşmesi, tek kullanımlık ürünlerin artması ve modanın hızla değişmesi,
- Nüfusa bağlı olarak atık miktarının artması ve geri dönüşüme önem verilmemesi,
- Kişisel yaşam alanlarında ve sanayide su tüketiminde israfı önlemeye özen gösterilmemesi,
- Soğutma ve ısıtma yöntemlerinde yenilenebilir enerji kaynaklarından yeteri kadar yararlanılmamasıdır.
Ekolojik Ayak İzi Nasıl Azaltılır?
Ekolojik ayak izini azaltmanın temel adımı doğa kaynaklarının nüfusa sunduğundan fazlasını tüketmemekten geçer. Şehir planlaması yapılırken ekolojik unsurların gözetilmesi gibi ana faktörler karar vericilerin elinde olsa da ekolojik ayak izini azaltmak için bireysel ve kurumsal olarak şu adımlar atılabilir:
- Ekolojik bilinci geliştirmek ve biyoçeşitliliği korumak,
- Fosil enerji kaynaklarını terk ederek yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek,
- Temiz su alanlarını korumak,
- Mümkün olduğu kadar toplu taşıma araçlarını kullanmak,
- Tek kullanımlık ürünler yerine sürdürülebilir olanları tercih etmek,
- Atıkları en aza indirmek, geri dönüşüm bilinci kazanmak ve doğada dönüşmesi kolay olan ürünleri tüketmektir.
Karbon Ayak İzi
Her birey ürün satın alma, ısınma, ulaşım, enerji tüketimi gibi çeşitli faaliyetlerle sera gazının yayılmasına sebep olur. Ekolojik ayak izinin bileşenlerinden biri olan karbon ayak izi, 2000’li yılların ortalarında geliştirilen ve insan nüfusunun yaptığı çeşitli emisyon faaliyetlerinin çevrede oluşturduğu tahribatı ifade eden bir kavramdır. İnsan faaliyetlerinin doğada bıraktığı hasarı karbondioksit (CO2) cinsinden ölçebilmeyi amaçlar.
Küresel ısınmanın temel sebeplerinden biri olan karbon ayak izi, birincil (doğrudan) ve ikincil (dolaylı) olarak ikiye ayrılır:
Birincil (Doğrudan) Karbon Ayak İzi: Fosil yakıt tüketimiyle meydana gelen CO2 emisyonlarının ölçüsünü ifade eder. Ulaşımda ve evde kullanılan enerji tüketimi bu alana dâhildir. Örneğin, gün içerisinde fosil yakıtla çalışan araç kullanmak karbon ayak izini artıran bir faktördür.
İkincil (Dolaylı) Karbon Ayak İzi: Başta plastik olmak üzere nüfus tarafından kullanılan ürünlerin üretiminden geri dönüşümüne kadar süren tüm aşamalarında atmosferde bırakılan karbon miktarını gösterir.
Karbon Ayak İzi Neden Artar?
Karbon ayak izi, nüfusun tüketim ve faaliyetleriyle ilintili birçok unsura bağlı olarak artsa da genel faktörler şu şekilde sıralanabilir:
- Yeşil alanların korunamaması ve çevre kirliliği gibi nedenlerle yaşanan iklim değişikliği,
- Bireysel araç kullanımının giderek artması,
- Evlerde kullanılan fosil yakıtlar ve tüketilen elektrik,
- Yoğun uçak seyahati,
- İşlenmiş gıdaların tüketimi,
- Atıkların doğadan dönüşümü zor olan maddelerden oluşması,
- Geri dönüşüm bilincinin yerleşmemesi,
- İhtiyacı aşan tüketim.
Karbon Ayak İzi Nasıl Azaltılır?
Atmosferde biriken karbon miktarı hem bireysel hem kurumsal bazda alınan bazı önlemlerle azaltılabilir. Bu kapsamda atılacak adımlardan bazıları şunlardır:
- Üretim sahalarında iş ve enerji verimliliğinin sağlanması, evlerdeyse ısı yalıtımına özen gösterilmesi,
- Kurumsal düzeyde etkili atık yönetiminin benimsenmesi,
- Başta su ve elektrik olmak üzere tüm kaynakların her alanda tasarruflu bir biçimde tüketilmesi,
- Enerji tasarrufu sağlayan ürünlerin ve yenilebilir enerji kaynaklarının tercih edilmesi,
- Geri dönüşüm konusunda bilinç kazanılması,
- Gereksinimler karşılanırken doğada hızlı çözünen veya geri dönüşümü daha kolay olan ürünlerden yana seçim yapılması,
- Bireysel araç kullanımını azaltarak toplu taşıma ve bisiklet gibi alternatif ulaşım araçlarından yararlanılması,
- Uçaklar karbon ayak izini en çok artıran ulaşım aracı olduğundan mümkünse alternatif ulaşım araçlarının değerlendirilmesi,
- Fosil yakıt tüketen ürünler yerine elektrikli ya da hibrit ürünlerin tercih edilmesi,
- Ağaçlar karbon salınımında denge rolü üstlendiğinden yeşil alanların korunmasıdır.
Kurumsal anlamda karbon ayak izini azaltmak için strateji oluştururken doğru hesaplamanın ve raporlamanın yapılması kritik derecede önemlidir. Siz de firmanızın karbon ayak izini hesaplamak için QuickCarbon olarak sunduğumuz kullanıcı dostu yazılımımızdan faydalanabilirsiniz. Karbon ayak izinizi ISO 14064-1: 2018 standardı ve GHG Protocol’e uygun şekilde raporlayabilir, bu raporu Türkçe ve İngilizce olarak tek tıkla indirebilirsiniz. Hizmetimizden yararlanmak veya demo talebinde bulunmak için bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz.